Yurtdışı Borçlanmasında Neler Değişti ?

Yurtdışı Borçlanmasında Neler Değişti ?

Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK), 08.06.2011 günü ' Yurtdışı borçlanma ve tahsis işlemleri' konulu bir genelge yayımladı. Bu genelge ile Sosyal Güvenlik Reformu kapsamındaki yeni yurtdışı borçlanma düzenlemelerin nasıl uygulanacağı son şekline kavuştu.

3201 sayılı kanunun 1. maddesinde yurtdışında geçen sigortalılık süreleri, bu süreler arasında veya sonunda her birinde bir yıla kadar olan işsizlik süreleri ile ev kadını olarak geçen sürelerin değerlendirileceği öngörülüyor.

Bu maddede sigortalılık süresi, yurtdışı borçlanması kapsamındaki sürenin bulunduğu ülke mevzuatına göre ikamet süreleri hariç, çalışılmış ya da çalışılmış süre olarak kabul edilen süreleridir. Sigortalılık süreleri arasında veya sonunda her birinde ayrı ayrı olmak kaydıyla bir yıla kadar olan yurtdışında geçen işsizlik süreleri borçlandırılacaktır.

İkamet süreleri ve boşta geçen süreler de bu kapsamda değerlendirilecek. Evli-bekar ayrımı yapılmaksızın yurtdışında ev kadını olarak geçen sürelerini borçlanma talebinde bulunanların yurtdışında ev kadını olarak geçen süreleri diledikleri kadarı borçlandırılabilecek.

Borçlandırılamayacak süreler;

1) 18 yaşın doldurulmasından önce yurtdışında sigortalı, işsiz ve ev kadını olarak geçen süreler,
2) Türk vatandaşlığının kazanılmasından önce veya Türk vatandaşlığının kaybedilmesinden sonra yurtdışında sigortalı, işsizlik ve ev kadını olarak geçen süreler,
3) İkili sosyal güvenlik sözleşmelerine göre kendilerine kısmi aylık bağlanmış olanların yurtdışında geçen sigortalılık süreleri arasında ve bu sürelerin bitim tarihinden sonraki işsizlik süreleri ve ev kadını olarak geçen süreler,
4) Sosyal güvenlik kanunlarına göre malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları kapsamında geçen sürelerle çakışan yurtdışı süreleri borçlandırılmayacaktır.

Yurtdışı borçlanılan sürenin değerlendirilmesi
Yurtdışı borçlanması yapanın, Türkiye'de sigortalılık hali varsa borçlanma talep tarihindeki en son sigortalılık haline göre, sigortalılık yoksa 5510 sayılı kanunun 4/B'si (Bağ-Kur) kapsamında geçmiş sigortalılık süresi olarak kabul edileceğinden, borçlanma yapmadan önce birkaç gün SSK'lı (4/A'lı) olarak çalışmak menfaatinedir

Mesela, 8.5.2008 gününden sonra borçlanma başvurusu ile Almanya'daki ev hanımlığı süresi borçlanılacak ise ve Türkiye'de hiç çalışma yoksa bu borçlanılan süre Bağ-Kur'lu gibi değerlendirilecek. Ama birkaç gün SSK'lı çalışma varsa bu kere ev hanımlığı yurtdışı borçlanma süresi bile SSK'lı gibi değerlendirilecek.

Emekli olma şartları neler?

3201 sayılı kanunun 6. ve bağlı yönetmeliğin 13. maddesine göre ;
*aylık tahsisi için yurda kesin dönülmüş olması, 
*tahakkuk ettirilen borcun tamamının ödenmesi, 
*aylığa hak kazanılmış durumda bulunulması ve SGK'ya yazılı başvuru şart.
Yurda kesin dönüş yapmak tabiri, emekli olmak isteyenlerin yurtdışındaki çalışmalarının sona ermesini, ikamete dayalı bir sosyal sigorta ya da sosyal yardım ödeneği almamaları durumunu ifade etmekte.

Borcun tamamının ödenmesi ibaresi ise emeklilik müracaat tarihinden önce en az aylığa hak kazanmaya yetecek süre karşılığı ödenen miktardır. SGK'ya yazılı başvuruda bulunmak demek ise yurtdışında çalıştıkları işten ayrıldıklarını, yurtdışında ikamete dayalı bir sosyal sigorta ya da sosyal yardım ödeneğinin sona erdiğini gösterir bir hizmet belgesi alınacak anlamındadır.

Vefat edenlerin yakınları da vefat eden için yurtdışı borçlanması yaparak kendilerine dul-yetim aylığı bağlatabileceklerdir. Bu hak sahiplerine aylık bağlanabilmesi için yurda kesin dönüş zorunluluğu da yok. Öte yandan, ölümün ne zaman olduğu da önemli. 1.10.2008 gününden önce ölenlerde borçlanma ile dul-yetim aylığı için 900 gün yeterli iken, 1.10.2008 günü ve sonrasında vefat edenlerin yakınlarının 1.800 güne ihtiyacı var.

Paylaşım: